Bal Mucizesi
Türk Gıda Kodeksi bal tebliğinde bal ”bal arılarının çiçek nektarlarını, bitkilerin veya bitkiler üzerinde yaşayan bazı canlıların salgılarını topladıktan sonra kendine özgü maddeler karıştırarak değişikliğe uğratıp bal peteklerine depoladıkları tatlı madde” olarak tanımlanmıştır.
Tanımından da anlaşılacağı gibi bal saf ve doğal olmalıdır.
Balın kendine özgü renk , tat ve kokusu, arının ziyaret ettiği çiçeğin türünden çevredeki bitki sularının aromasına , arının cinsine göre değişiklik göstermektedir.
Genel olarak balın yaklaşık % 80’i değişik yapıdaki şekerlerden, %17’si sudan meydana gelmektedir. Geri kalan %3’lük kısım başta enzimler olmak üzere diğer değerli maddelerden oluşmaktadır.
Çeşitli çiçek kaynaklarından üretilen yaklaşık 320 farklı çeşit bal vardır.
Antioksidan Etki
Literatür çalışmaları balın güçlü antioksidan özellik taşıdığını göstermektedir. Balın antioksidan rolü de konsantrasyonu ve coğrafi kökenine bağlıdır. Bir antioksidan olarak, bal, enfeksiyon hastalıkları, koroner arter hastalıklar, nörolojik bozukluklar, yaşlanma ve kanser gibi pek çok klinik duruma karşı çok sayıda önleyici özelliğe sahiptir.
İnsandaki kırmızı kan hücrelerinin (RBC) hasarına karşı baldan gelen fenolik bileşiklerin hasar önleyici rolü olduğu tespit edilmiştir. Bal savunmadan sorumlu eritrositlerin fonksiyonlarını arttıracak antioksidanlar ile biyolojik aktivitesini ispatlamıştır.
Antimikrobiyal Etki
Modern tıpta balın tedavi edici olarak kullanılabilmesi için baldaki çiçek türleri ve moleküllerin farmakolog ve biyologlar tarafından tespit edilmesi gerekmektedir. Baldaki antimikrobiyal etki çiçek kaynaklarına ve coğrafi konuma göre değişkenlik göstermektedir. Balda bulunan, arının ürettiği glukozoksidaz enzimi tarafından oluşturulan peroksitler sayesinde antibakteriyel etki gösterdiği 2013 yılında bilimsel literatürde yerini aldı.. Bu çalışmalar açıkça Gram (+) ve Gram (-) bakteriler üzerinde geniş spektrumlu etkiye sahip olduğunu ve dolayısıyla balın antibiyotik etki gösterdiğini ortaya koydu.
Öksürük Üzerine Etkileri
Öksürük, yaş, çevre, hava, iklim ve epidemiyolojiye göre değişiklik göstermekte olup hekimlere her yaş grubundan en çok iletilen şikayetlerin başında gelmektedir.Balın öksürük sıklığını azaltmada anlamlı derecede iyileştirici etki gösterdiği gözlenmiştir.. Öksürüğün önlenmesinde de yararlı etkileri olduğu klinik çalışmalarda gösterilmiştir. Gece tek doz bal alımının( 1 tatlı kaşığı ) , gece öksürüğünde ileri derecede düzelme gösterdiğini ve uyku bozukluklarında rahatlama sağladığını ortaya koymuştur.
Doku Onarıcı Etkisi
Bilimsel literatürde balın yara iyileştirici etkisi büyük ilgi görmüştür. Özellikle yanık yaraları üzerinde güçlü etkileri olduğu ve yaralarda enfeksiyon riskini en aza indirdiği bilim insanları tarafından kabul görmüştür. Bal yaralanmanın /cerrahi yaraların 5. gününde enfeksiyon riskini azaltır, ağrı ve hastanede kalış süresini kısaltır.
Doğurganlık Üzerine Etkileri
Bal düzensiz yumurtlama dahil infertilite ile ilgili sorunları olan kadınlara ve erkeklere tavsiye edilmektedir. Ballı sıcak sütün erkeklerde sperm sayısını arttırdığına inanılmaktadır.
Baldaki geniş B vitamini içeriğinin , testosteron üretimi için gerekli moleküller açısından zengin olduğu bilinmektedir. Tamamlayıcı ve alternatif tıp öğretileri balın erkeklerde sperm kalitesini artırdığını, kadınlarda yumurtalıkları ve rahmi güçlendirdiğini göstermektedir.
Bal anne sütü gibi, yumurta gibi doğanın bir mucizesidir.