Bağışıklık Dostu “EKİNEZYA”
Mevsim değişikliği sebebiyle artan viral ve bakteriyel hastalıklar ile her an karşılaşıyoruz. Peki bu dönemde sağlıklı kalabilmek ve bu riskleri minimuma indirebilmek için bağışıklığınızı güçlendirmenin yanında özellikle gribal enfeksiyonlara karşı vücudunuzu korumada ekinezyanın etkin rolü olabileceğini biliyor musunuz?
Ekinezya, doğu ve kuzey Amerika’da ve Avrupa’nın belirli bölgelerinde doğal olarak yetişen; papatya ailesinden pembe-mor çiçekli otsu bir bitkidir. Çiçeğin ortasında sivri ve koyu kahverengini-kırmızı koni şeklinde çıkıntılı tohum kafası bulunur. Çeşitli türlerinin yaprakları, çiçekleri ve kökleri ilaç yapımında kullanılır. Anti-inflamatuar, antioksidan ve antiviral özellikleri nedeniyle literatürde bağışıklık güçlendirici ajan olarak tanımlanmaktadır. Kimyasal bileşenlerinin çoğu uçucu yağlar, flavonoidler, inülin, polisakkaritler ve C vitamini gibi güçlü bağışıklık sistemi uyarıcıları olduğundan önemli bir terapötik değer sağlamaktadır.
Bağışıklığı güçlendirir.
Yapılan birçok çalışma, ekinezyanın soğuk algınlığına karşı koruyucu etki gösterdiğini söylüyor. Birçok çalışmaya göre özellikle “rhino virüs” kaynaklı soğuk algınlığına karşı ekinezya büyük etkiye sahip. 2012 yılında Evidence-Based Complementary and Alternative Medicine’da yapılan araştırma, ekinezya bitkisinin gribe karşı bağışıklığı güçlendirerek vücudunu koruduğunu söylüyor. 2010 yılı Journal of Medicinal Plants Research’teki çalışmaya göre ekinezya anti-viral özelliği ile virüslerin aktivitesini durdurarak soğuk algınlığına karşı vücudu koruyor. Lancent Enfeksiyon Dergisi’nde yayınlanan14 farklı çalışmanın değerlendirildiği bir analiz raporunda ekinezyanın, soğuk algınlığına yakalama şansını % 58 oranında azaltırken, soğuk algınlığının süresini neredeyse bir buçuk gün kısaltan doğal grip ilacı olarak tanımlanmıştır. Bugüne kadar yapılan araştırmalar, ekinezyanın soğuk algınlığı semptomlarını azalttığını, ancak soğuk algınlığı semptomları başladığında etkilsinin daha güçlü olduğunu göstermektedir.
Doğal ağrı kesicidir.
Bağırsak, diş, bademcik, karın, boğaz, baş ağrısı ve menstüral ağrılar üzerinde etkilidir. Ağrı kesici etki için çay olarak tüketilebilineceği gibi, kuru ekinezya otu ve çiçeğinden macun yapıp ağrılı bölgeye masaj yaparak da kullanılmaktadır.
Barsak hareketlerini hızlandırır.
Birçok bitki gibi, ekinezya özellikle mide ve tüm sindirim sistemi için iyileştiricidir. Ekinezya yapısındaki inülin gibi çözünür lifler sayesinde doğal kabızlık giderici ve sakinleştirici hafif bir doğal müshil etkilidir. Çay içmek özellikle bu müshil etkisi konusunda yardımcı olmak için yeterlidir. Kronik durumlar için, her gün bir fincan çay bağırsakları gevşetmeye yardımcı olabilir. Ancak sürekli kullanıma uygun olmadığı ve bir doğal ilaç olduğu unutulmamalıdır.
Antioksidan etkilidir.
Ekinezyanın alkol extraktı 2 doğal kimyasal bileşenden oluşmaktadır. Bu bileşenlerden birisi lipofilik alkamidler ve diğeri de suda çözünen kafeik asittir. Kafeik asit, vücutta antioksidan özellik göstermek ile beraber dokulardaki fazla geçirgenliği azaltarak enfeksiyonlara karşı da vücudun korunmasına yardımcı oluyor.
Enfeksiyon önleyicidir.
Muhtemelen dünya çapında bir numaralı katil birçok hastalığın kökeninde yatan enfeksiyonlardır. Stres, gıdalarımıza bulaşmış toksinler ve yetersiz uyku dahil olmak üzere çeşitli faktörler enfeksiyonların oluşumuna katkıda bulunuyor. British Columbia Üniversitesi’nin yayınladığı raporda, düzenli ekinezya tüketimi çeşitli iltihap türlerini etkili bir şekilde tersine çevirebilir ve hafifletebilir olduğu bilgisi yer almaktadır. Romatoid artrit gibi kronik iltihaplı hastalıklarla mücadele edenler için, düzenli kullanımla etkili sonuçlar alabilecekleri söylenmiştir.
Ciltte yaşlanmayı geciktirir.
Birçok çalışma ekinezyanın cilde karşı olumlu etkisi olduğunu gösteriyor. 2010 yılında International Journal of Cosmetic Science’ta yapılan bir araştırmaya göre ekinezya cildi oksidatif stresten korumada ve hidrasyonunun artışını sağlamada etkili olduğu saptanmıştır. Çalışma aynı zamanda ekinezyanın krem formülasyonlarının kullanımının, cilt yenilenmesini hızlandırırken egzama gibi kronik cilt hastalıklarının seyrinde olumlu etkiler gösterebileceğini ve kırışıklıkları azaltmada da etkili olabileceğini ortaya koymuştur. Phytotheraphy Research’teki başka bir çalışmaya göre de ekinezya anti-mikrobiyal özelliği sayesinde akne tedavisinde de olumlu cevap verirken, bazı araştırmalar bu özelliği sayesinde Herpes Simplex virüsüne karşı da koruyucu olabileceğini ortaya koymaktadır.
Stresle mücadele eder.
2015 yılında yayınlanan bir çalıma; ekinezyanın içindeki alkamidlerle, vücutta cannobioid reseptörlere (CB1 ve CB2) etki göstererek anxiete kontrolünde yardımcı olabileceğini ortaya koydu. Stresli bir dönemden geçerken hem bağışıklığı kuvvetlendirmek hem de stres yönetimine destek olmak için 1 bardak ekinezya içmek iyi bir çözüm olabilir.
Ekinezya sadece bir bitki çayı değil doğal bir ilaçtır.
Tüm bitkilerde olduğu gibi ekinezyada da yeterli ve dengeli tüketim terapötik etki sağlarken, aşırı tüketim sağlık sorunlarına yol açabilir. Gereğinden fazla tüketilirse böbrek ve karaciğere fazla yük binmesine sebep olabilir. Bazı alerjileri olan bireylerde ekinezya da alerjiyi tetikleyebilir, bulantı- kusma gibi sonuçlar ortaya çıkarabilir. Mevsimsel alerjilerde kullanılması önerilmez. Astım semptomlarını kötüleştirebilir. Avantajlarından yararlanmak için içmeniz gereken ekinezya çayının miktarı , çayın kendi içeriğine ve ne kadar süre demlendiğine bağlı olarak değişir. Ticari olarak satılan ekinezya ürünleri, tabletler, meyve suyu ve çay dahil olmak üzere sıvı tentür, tabletler, merhemler, kapsüller gibi birçok formda bulunur.
Satın alma notu: Endemik bir bitki türü olması sebebiyle dünyanın her yerine ulaşması farklı maliyetlere sebep olmaktadır. Piyasada bazı ekinezya ürünlerinin kalitesi hakkında bu sebeple endişeler vardır. İçeriğinde ekinezya var diye beyan edilen birçok üründe yapılan içerik araştırmasında ürünlerin % 10 u hiç ekinezya içermezken önemli bir kısmı da belirtilen miktarın çok altında içerdiği saptanmıştır. Bu nedenle ekinezya ürününü nereden aldığınız çok önemli. İçeriği net olarak belirtilmiş saygın ve köklü markalardan satın almak ve kalitesini doğrulamak önemlidir.